Ankara’daki Pratisyen Hekimlerden Sağlık Bakanı’na çağrı: “Toplum yararına olmayan ve hekimin bağımsızlığını ortadan kaldıran Yönetmelik iptal edilsin…
Ankara Tabip Odası (ATO) Genel Sekreteri Mine Coşkun, “Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca’ya pratisyen hekimlerin serbest çalışma hakkını kısıtlayan düzenlemeyi soruyoruz. Özel tabipler için çıkarılan yönetmelikte hala ısrarcı mısınız? hekimlerin bağımsızlığını yok eden hastane sermayesi, hasta sağlığını önemsemiyor” diyerek, ‘Sizi bir kez daha uyarıyoruz. Toplum ve ülke yararına olmayan, hekim bağımsızlığını yok eden düzenlemenin iptalini, dedi. prof. Oktay Banlı da, “Çıkan yönetmelik özel hastanelerden serbest muayenehaneye geçişi kaldırmak için çıktı. Bundan sonra ilaç cazip olmayacak, niteliksiz, niteliksiz olacak. Bundan sonra, Kimse cerrah olmayacak. Ben bu hayata bir ceketle başladım, kimseye bu hakkı vermem.”
Serbest meslek sahibi doktorların istedikleri hastane ile çalışmalarını engelleyen yönetmelik değişikliğine ilişkin “Mesleki bağımsızlığımızdan ve hastalarımızın sağlık hakkından vazgeçmiyoruz” açıklamasıyla bugün ATO’da basın toplantısı düzenlendi. . Birçok branştan hekim ve Türk Tabipleri Birliği (TTB) Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut da katıldı. ATO Genel Sekreteri Dr. Mine Coşkunşu açıklamayı yaptı:
“Bilindiği üzere 1219 sayılı kanuna göre hastaların teşhis ve tedavileri, mesleklerini serbestçe icra eden hekimlerin hizmet bedelinin hasta tarafından karşılanması ve hekimden talep edilmemek kaydıyla özel sağlık kuruluşlarında yapılabilmektedir. Sosyal Güvenlik Kurumu Ayakta Tanı ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Resmi Gazete’de yayımlandı.
“YÖNETMELİK ÖZELLİKLE CERRAHİ BRANŞLARDAKİ MESLEKTAŞLARIMIZIN ÇALIŞMALARINDA BÜYÜK BİR KESİNTİYE YOL AÇABİLİR”
Yapılan yönetmelik değişiklikleri ile; Pratisyen hekimlerin bu şekilde tanı ve tedavi hizmetlerini yürütmesi ancak özel hastane veya tıp merkezinde ilgili branşta boş uzman doktor ekibi olması ve yıllık sözleşme yapılması şartıyla mümkün olabilecektir. Boş uzman doktor ekibi bulunmaması durumunda, o branşta ruhsatta kayıtlı uzman doktor ekibi toplam sayısının yüzde 15’ine kadar ve/veya bir hekim (misafir/dış hekim) ile sözleşme imzalanabilecektir. veya özel hastane veya tıp merkezinin faaliyet izin belgesi. Aynı branşta birden fazla hekim ile yapılan sözleşmeler, ilgili branştaki toplam personel sayısının üçte birini aşamaz. Bu yönetmeliklere göre, 1.500’ü Ankara’da olmak üzere yaklaşık 7.000 pratisyen hekimden sadece 500’ünün hastanelerle sözleşme yapabileceği; Özellikle cerrahi branşlarda mesleğini pratiğinde bağımsız olarak icra eden meslektaşlarımızın çalışmalarına büyük bir engel teşkil edecekti.
“7 OCAK TARİHİNDE YAYINLANAN YÖNETMELİK MUAYENE OLDUĞU HEKİMLERİN ÖZEL HASTANE İŞVERENİ OLMALARININ SINIRLI OLDUĞU ANLAMINA GELİYOR”
Yönetmeliğin yayınlanmasından 3 ay sonra 7 Ocak’ta bakanlık yeni bir yönetmelik yayınladı. Bu yeni yönetmeliğe göre; Muayenehanesi olan doktorlar, ekip kısıtlaması ile özel hastaneler veya tıp merkezleri ile yıllık sözleşme yaparak hastalarına teşhis ve tedavi yapabilecek. 60 yaş üstü ve muayenehanesi olan hekimler, anlaşmalı oldukları hastanelerin sadece birinde ekip kısıtlamasına tabi olmayacak. 7 Ocak 2023 tarihinden önce muayenehanesi olan hekimler, anlaşma yapacakları sağlık kuruluşlarından sadece birinde takım sınırlamasından muaf tutulacak, ikinci bir hastane ile anlaşma yapmak için yeniden takım kuralı aranacak. MBYS üzerinden bildirim zorunlu hale getirildi. Sözleşmenin imzalandığı hastanede muayenehaneden gelen hastaya öngörülen müdahalenin yapılamaması durumunda bu işlemin talep edilen başka bir hastanede yapılabilmesi için İl Sağlık Müdürlüğünden olay bazlı onay alınmıştır. doktor tarafından. Ancak bundan sonra klinik açan doktorlara bu imkanlar dahi sunulmamaktadır. Bu, yeni muayenehane açan doktorların hayallerinin çalınması, hâlihazırda muayenehanesi olan doktorların da kısıtlanarak fiilen özel hastane çalışanı haline gelmesi anlamına gelmektedir.
” TOPLUMUN VE ÜLKENİN HAYIRINA OLMAYAN VE HEKİM BAĞIMSIZLIĞINI YOK EDEN YÖNETMELİK DERHAL KALDIRILMALIDIR”
Sayın Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca’ya soruyoruz. Hekimin bağımsızlığını ortadan kaldıran, hastanın sağlığını önemsemeyen özel hastane sermayesi için çıkarılan düzenlemede hala ısrarcı mısınız? Bu örnekte olduğu gibi hak ihlallerinden ve sağlık sonuçlarından kim sorumlu olacak? Bir kez daha uyarıyoruz. Toplumun ve ülkenin yararına olmayan, hekimin bağımsızlığını ortadan kaldıran düzenleme iptal edilmelidir.”
prof. Dr. Sevtap Hamdemir Kılıç İlgili yönetmeliğin 7 Ocak’ta yayımlanmasından birkaç gün sonra, anne karnında kalp ile ilgili sağlık sorunu olan bebeğin doğum ve doğum sonrası bakımının, doktorun bununla sözleşmesi olmadığı için hastane tarafından reddedildiğini de açıkladı. Hastanede boş yatak olmasına rağmen. 1997 yılından beri serbest hekimlik yapan Handemir Kılıç şunları söyledi:
“BURADA İNSAN SAĞLIĞININ ÖNEMLİ OLMADIĞINI VE MESAJIMIZI BAKANLIK TARAFINDAN ÇOK AÇIK BİR ŞEKİLDE ALDIĞIMIZI DÜŞÜNÜYORUM”
“Burada çok mağduriyet konuşuluyor. Bizim şubemiz sürprizlere açık bir branş. Bütün hastanelerinizi standartlaştıramıyorsanız, o zaman doktoru nasıl tek bir hastaneyle, örneğin birincil hastaneyle çalışmaya zorlarsınız?” , ikinci ve üçüncü basamak, bunları standart olmayan bir sistemde bile sınıflandırmışken? “Hastayı bir hastanede kalmaya nasıl zorlarsınız? Burada insan sağlığının hiçbir değeri olmadığını düşünüyorum ve bakanlıktan mesajımızı çok net bir şekilde aldık.”
Toplantıya katılan hekimler görüşlerini şu şekilde dile getirdiler:
“BAKANDAN BEKLENTİMİZ ONU GERİ ÇEKMESİDİR. O ÇEKMEZSE EYLEM VE ÇALIŞMALARIMIZ DEVAM EDER”
Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mahir Özmen : “Hastane uygulamalarının kurulmasına yol açacak bir adım atılması, hele bakanlık tarafından yapılıyorsa doktorları ve hastaları zor durumda bırakması bence kabul edilemez. Bu düzenleme 185 bin doktorun özgürce çalışma özgürlüğünü elinden aldı. 110.000 tıp fakültesi öğrencisinin umutlarını yok etmiştir çünkü bu ülkede çalışma özgürlüğünün olmadığını, öğrencilerin ve yeni uzmanlarımızın yurt dışında tercih ettikleri zincir hastanelerden birinde ücretli kadroya geçeceklerini bilerek bugün, bizi sadece bir hastane ile anlaşmaya mecbur eden bir regülatif alan, bir regülatif alan toplayamamış bu da sorunu daha da büyütmüştür.Birden fazla hastanede acil servise çağrılırsak ne yapılması gerektiğine cevap vermek zorunda kalırız. sözleşmemiz dışında bir hastanede acile çağrılıyoruz.Acil bir durumda çağrılmayı hiçbir doktor reddedemez.Ucuz iş gücü yaratacak, ilacı köleliğe dönüştürecek bir düzenlemeyi zorluyor.Mademki durum böyle değil. tr Sonuç olarak, yönetmeliği geri çekmek için zaman var. Sayın Bakandan beklentimiz bunu geri çekmesidir. Bunu geri çekmezse eylemlerimiz ve çabalarımız devam edecek. Olumsuz her olayı basınla paylaşacağımızdan en ufak bir şüphesi olmasın.”
“BU YÖNETMELİK ZİNCİR ÖZEL HASTANELER İŞVERENLERİ TARAFINDAN İSTENMİŞTİR VE SAĞLIK BAKANLIĞI BİR GECEDE YAYINLANMIŞTIR”
Ankara Serbest Meslek Sahibi Kadın Doğum Uzmanları Platformu Adına Op. Dr. Tevfik Sipahi : “İnsan haklarına aykırı bir yönetmelik değişikliği yapılmıştır. Sağlıklı yaşam hakkını kısıtlayıcıdır. Kimsenin sağlıklı yaşam hakkını kısıtlamak, başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere devletin herhangi bir kurumunun yetkisinde değildir. Çalıştırdığımız binlerce çalışan, çalışmazsak ekmeksiz kalacak. Kamu yararı yok, kamuda bir şey yok. “Çalışma koşullarını, saatlerini, mesleki dayanışmayı iyileştirmez, bunun da bir karşılığı olmaz. vardiyalarda hayatı garanti etme korkusu. Özel hastane zincirleri işverenleri bu düzenlemeyi talep etti, Sağlık Bakanlığı da meslek odaları ve derneklerle istişare ettikten sonra bir gecede gündeme getirdi ve yayınladı.”
“BU ÖZEL ZİNCİR HASTANELERLE SAYIN SAĞLIK BAKANI VE BU YÖNETMELİĞİ ÇIKAN BAŞKANLIKLARLA İLİŞKİLERİ VAR MI?”
TTB Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut : “Bugün bu yönetmelik ne TTB ile masaya yatırıldı, ne de ihtisas dernekleriyle masaya yatırıldı. Hiçbir alanda istişare yapılmadan yapılan bu yönetmeliği yürütmek mümkün değil. Sık sık kanunların arkasında durmak ve yönetmelikleri değiştirmek. Sağlıkta Dönüşüm Programı ve Sağlık Bakanlığı” Türkiye Cumhuriyeti’nin bu politikalarının toplum sağlığına ne kadar zarar verdiğini gören bizler, bunların Türkiye’de radikal, halkçı bir analize kavuşturulmasını sağlayacağız. gelecek. Bu özel hastane zincirleri ile Sayın Sağlık Bakanı ve bu yönetmeliği yapan bürokratlar arasında çıkar ilişkisi var mı? Bu kabul edilemez bir durumdur. Hakkı yerine gelsin, Eksiklerimiz sorunlarla karşılaşmasın.”
“BUNDAN SONRA İLAÇ CAZİP OLMAYACAK, NİTELİKLİ OLACAK, NİTELİKSİZ OLACAK. KİMSE AMELİYAT OLMAYACAK”
Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Oktay Banlı : “Hastaneyle anlaşmazsanız bugüne kadar verdiğiniz emekler boşa gider. Bu ülkede bağımsız çalışma özgürlüğü anayasa ile güvence altına alınmıştır, anayasayı yok sayarsınız. Bu bir hukuk devletiyse , yönetmeliğiniz kanuna uymak zorunda. Özel hastanelerden kaçış var da özel muayenehanelerden çıkmak neden var?” Gerekçesi çok açık, özel hastaneler önce kamuda yeteri kadar doktor çalıştırabilmek için çok iyi bedeller ödediler, daha da güçlendiler. zaman ve artık bu paraları vermeyeceğiz diyorlar. Sizinle bir hizmet satın alma sözleşmesi yapılıyor. Benden de genel cerrahi hizmeti alıyorlar. Beğendim ya da beğenmedim. 2 yıl.” 5 yıl sonra kapının önüne koyuyor. Tazminatınız yok, söz hakkınız yok. Kamu doktorlarının çalışma kurallarını, sağlıkta şiddeti siz düzeltmiyorsunuz, SABİM’i kapatmıyorsunuz, baskıya devam ediyorsunuz, insanlık dışı çalıştırıyorsunuz, kontrol etmiyorsunuz, sonra da ‘Kliniğe kaçış var, bunu düzelteceğiz…’ diyorsunuz.Çıkan yönetmelik, özel hastanelerden de kaldırıldı. ondan sonra özel hastanelerden geçişi kaldırın.Bundan sonra ilaç cazip olmayacak, niteliksiz, niteliksiz olacak.Bundan sonra kimse cerrah olmayacak.Bugün evinizi satsanız da o ameliyatları o hastanelerde yaptıramazsınız. Gerçek bir hizmet almak istiyorsanız özel hastaneler.Liseden çekilmiş 6 fotoğrafım var ve 6 tanesinin ceketi aynı.Ben hayata ceketle başladım, bunu kimseye yedirmem.”